1 Kasım 2011 Salı

Bizde Depremlerden Hiç Ders Alınmıyor.


Depremde bazı binalar yıkılıp bazı binalar neden yıkılmıyor?
İnsanın aklına tek şey geliyor, eksik malzeme kullanmak. İnşaatın mühendisi, mimarı, müteahhidi, ustası, işçisi bu suça ortak olabiliyor.
Yıllar ve yıllardan beri bu coğrafyada sarsıntılar olmaktadır. Nasıl bir bellektir, nasıl bir inançtır ki önlemler almaya, yapıları kuralına uygun yapmaya izin vermemektedir.
Fakirlik affedilebilir, ya aç gözlülük?
Daha çok kar uğruna çalınan hayatlar; bu binaları yapanların vicdanlarını sızlatmıyor mu?

Bugün gazetelerde şöyle bir haber var,
“26 ülkede görev yapan Meksikalı kurtarma ekibinin lideri Hector Mendez, “Biz enkaz altındakilere ulaşmak için tünel kazarız. Vandaki binalar malzemeden kısma nedeniyle o kadar çürük yapılmış ki tünel kazma tekniğini kullanamadık bile. Dünyada böyle bir şey görmedim” dedi.
Zaten biz de bunu görmekteyiz, bilmekteyiz yıllardır.

Yine bir haber gazetelerde ve diyor ki: “Tüm çürük binalar tespit edilip güçlendirilecek..”
Her zaman diyorum ben; önce kafalar onarılsın, gerisi zaten çorap söküğü gibi gelir; değil mi?
Zihniyet içeriyorsa ki ortaçağı, sen nasıl getirebilirsin ki yeni çağı?

Onarılacak, sağlam yapılar olacak,
Tamam, ölmeyeceğiz artık…da?
Ya ruhlarımızın sağlığı?
O ne olacak?
Çirkin yapılaşmalar, görüntü kirlilikleri, parksız mahalleler, geçmişten izsiz sokaklar ve durmadan değişen adları ?

Yineliyorum, önce kafalar sağlamca yapılansın, sonra yapılar..
Başka yolu yok bunun..


2 yorum:

Mehmet Bilgehan Merki dedi ki...

Dediğiniz gibi kafalar değişmeden binaların değişmesinin bir yararı olmayacak

Adsız dedi ki...

Güzel bir yazı, yüreğinize sağlık.
aysel