Selami Çeşme’ye dikilmiş olan 3 gökdelen resmi anlatıyor, İstanbul’un giderek Nevyork’a benzeyeceğini.
Birçok insan yüksek binaları sevmez. Buna rağmen deliler gibi yapar da yaparlar.
Gökdelenler içinde yaşamak ve çalışmak ne kadar mutluluktur bilemem.
Bana çok itici geliyor. Hele gözlerim hemen kederleniyor.
Bu şehirden alıp başımı gitsem mi acep?
Deprem gerçeği, İstanbul’u bir altın şehir haline getirdi. Rant kapma savaşları çoktan başladı. “Tevekkeli İstanbul’un taşı toprağı altın dememişler.”
Amma!... Çil çil altınlar ceplerde olmuş ne yazar, İstanbul insanları ne kadar bahtiyar?
3 yorum:
İstanbul' a bilim gerek!
Geçen akşam oradan geçtik. Eşimle aynı şeyi konuştuk. Yok ya ben gökdelenler arasında yaşayamam, ben mahalle hayatına kurgulanmışım.
Geçen pazar Göztepe parkında çay içmiştik. Eşimi kaldırıp yerine ben oturdum. Eşim neden yer değiştirdik şimdi diye sorunca...Şu binaları görmek istemiyorum.Arkamda kalsınlar demiştim...Benim ne günahım var diye gülmüştü...Sonra oda çok can sıkıcı buldu.Sahile inip İstanbul a arkamızı döndük.Yakında gökyüzünü mumla arayacağız...............
Yorum Gönder